25 Mart 2013 Pazartesi

Ayıkla pirincin taşını.


Bir anda bütün arkadaşlarım armut, başka bir anda yine bütün arkadaşlarım elma dediğimi sanıyor. Armut desem yoklar, elma desem yoklar. Muz deyince filan çıkıyorlar artık sanırım.
Bendeki sabır da zıvanadan çıkıyor mesela.
Bahar temizliği yapmanın zamanı gelmiş, kırıklardan da kurtulduk mu tamamdır.

Kara büyü üzerimden gidecek, siyah bir bulut kümesi olacak ve ben de camları açacağım.

İçim karardı.

23 Mart 2013 Cumartesi

Kips Enerjisi


Bazen olur bu, hissedersiniz. 
Öyle bir enerji gelir ki içinize, bundan sonra her şey yolunda gidecek; çok büyük engelleri bile küçük tebessümlerle atlatacaksınızdır. Artık o enerji vücudunuza hapsolmuştur, gelişmenizi, güçlü durmanızı sağlayacak, kaçıp gitmeye kalkacak olursa da daha çok enerji oluşturacak, duruşunuza güç katacaktır.
Sanarsınız. Sadece.
Halbuki ömrü o kadar kısadır, geçip gidicidir ki bu enerjinin, Türkçede yaşam enerjisi veya umut olarak isimlendirdiğimiz, serum etkisinden, pastil tedavisinden öte değildir.
Göz açıp kapayıncaya kadar buharlaşır, uçup gider.




Aldatmacadan ve yüzüstü bırakmadan 11 yıl hapis cezasına çarptırılmalıdır, en içten hapislerle.


17 Mart 2013 Pazar

Pedestrian



Aynı mesajı bekleyerek devam etmekten vazgeçiyorum. 
Keşke mektuptaki gibi olsaydı her şey. Hiç değilse aralık bir kapının varlığından şüphe etmeye devam edebilirdim. Kim bilir, belki de postacı mektubu yanlış adrese bırakmış veya meraklı komşulardan biri mektubu ele geçirip koleksiyonuna katmıştı. Belki de müşterisi olduğu posta teşkilatı iflas etmiş, tüm mektupları yakacak tasarrufunda kullanmaya karar vermiş olabilirlerdi. Böylece mektup aslında yollanmak istenmiş, sadece bana ulaşamamış olurdu. 
Ne yazık ki benim beklediğim bir mesaj. Yollamak istese yazıyı yazıp bir tuşa başması yeterli oluyor. Dünyanın sonu gelmediği için operatör şirketlerinin batma ihtimalsizliği yüzünden şebekeler tıkır tıkır işliyor. Mesajlar anında iletiliyor. Bana ise hiçbir mesaj kırıntısı ufalanmıyor. 
Beklemeyi tersine çevirişlerimin sayısı üçü geçtiği için, şu anda kendimce koyduğum bir karara göre, dördüncü bekleyişi iptal ediyorum. Beklemek her zaman otobüs getirmiyor. Bazen sadece yola bakıp, o yola devam etmek gerekiyor. 
Tüm yükün sırtında, 
Yürüyerek.

En içten dileklerimi en dıştan belli ederek.