3 Şubat 2011 Perşembe
Defne Joy Foster
İnanması güç, alışılması kısa bi durum. Üzücüler kategorisi.
Çok sevdiğim bi oyuncuydu aslında. Sihirli Annem 'de tanınması pek güzel değildi belki ama bi iş için lazım ve dans yarışması kendisinin gerçek, o içten ve özenilesi, kişiliğini ortaya çıkardı. Gayet yetenekli, şirin yerinde durmayan bi melez. Bizle birlikte yaşlanır, yaşlanana kadar, yaşına uygun işler roller üstlenir gibi geliyordu, diğer birçok oyuncu gibi. Olmadı, napalım. Hayat, felsefi gibi duracak ama öyle, hiçbir zaman aynı gitmiyor. Bugün sıcak evinde başarılar kazanmış mutlu bir aile ferdiyken, yarın savaşta aileni evini ve kendini kaybetmiş bi deliye dönmeyeceğin ne malum? Bunu düşünerek yaşamak olmaz tabii de, arada hatırlamak işe yarayacaktır.
İnanması güç şeylere gayet de alışıyoruz, iki üç güne de inanmış kadar oluyoruz. Yalan mı? Haydarpaşa örneği. Bi iki gün bangır bangır manşetler dolusu haber varken şimdi önünden geçmeyenlerin aklında bulundurmadığı bi olay. Youtube yasağı, lastfm yasağı, seslisözlük yasağı örnekleri. Daha neler dedik, olur mu öyle şey şaka mısınız dedik. O iki gün geçti ve artık inanıyoruz. Micheal Jackson da öldü, Gazanfer Özcan öldü. Tamam hayat sonlanan bi süreç, ölümler normal ama, küçükken yoktu bu kadar ölüm gibi geliyor. Ya da bizden sakladılar, bilmiyorum. Bi şekilde daha az ölüm vardı gibi. Sanırım gittikçe yaklaşıyoruz. Ne kadar da tuhaf.
Defne Joy Foster. Daha geçen hafta yarışmanın birinde performans sergiledi, aramızdan biriydi. Sağlıklı genç biriydi. Ancak kaybettik ne yazık ki. Sadece yaşlılarda olmasın gözünüz, etrafınıza bakın. Her an herkes olabilir.
Allah rahmet eylesin. Söylenecek sözlerin hepsi fazlalık kaçacak, çok uzatmayacağım.
Umarım seni unutamayız Defne...
En içten dileklerim.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder